Yasemin
Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi (Vakıf), Edebiyat Bölümcesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, 4. Sınıf
1- Neden bu bölümü seçtiniz?
Türk Dili ve Edebiyatı derslerine ve alana karşı her zaman bir ilgim vardı. Ancak okuyacağım bölüme karar vermem evrenkent sınavına hazırlanırken oldu. Çocukluktan beri öğretmen olmak istiyordum ama sınav sıralamam öğretmenliğe yetmedi. Bu yüzden Türk Dili ve Edebiyatı bölümüne daha sıcak bakmaya başladım. Bölümü bitirip eğitim bilimsel yetişim (pedagojik formasyon) alarak öğretmenlik mesleğini icra ederim düşüncesiyle okuduğum bölümü seçmiş bulundum. Umduğum çoğu şeyi bölümümde bulamamış olmama rağmen bugün tercih yapsam yine bu bölümü seçerdim.
2- Bu bölümü okuyanlarda ne gibi özellikler bulunmalı?
Türk dili ve edebiyatı bölümü okuyanlar dil derslerine ilgi duymalı, yazım kabiliyeti taşımalı ve çok kitap okumalıdır. Her bölüm kendi açısından zordur lakin Türk dili ve edebiyatı bölümünde eski Türk edebiyatı derslerinin diğer bölümlerdeki pek çok dersten daha zor olduğunu düşünüyorum. Benim bölümümü okumayı hedefleyen öğrencilere henüz lisedeyken çok okumalarını ve kütüphanelerini genişletmelerini tavsiye ederim.
3- Bu bölümde ne tür dersler görmektesiniz?
Bizler Eski Türk Edebiyatı, Yeni Türk Edebiyatı ve dil dersleri görmekteyiz. Dil derslerinden Osmanlı Türkçesi üç sene boyunca verilmektedir. Yani altı dönem bu dersi almak zorundasınız. Arapça, Farsça ve Özbekçe gibi dersler de seçmeli ders olarak verilmektedir. Bunun dışında çocuk edebiyatı, kadın edebiyatı, çağcıl sonrası (Postmodern) edebiyat, özgün yazarlık gibi dersler fakültemizdeki seçmeli derslere; Tanzimat Dönemi Edebiyatı, Eski Anadolu Türkçesi, Orta Türkçe, Metin Şerhi gibi dersler de bölümcemizdeki (fakülte) zorunlu derslere örnektir. Ayrıca farklı bölümlerden dersler alarak genel kültürünüzü geliştirebilirsiniz.
4- Bölümünüzde yan dal veya çift ana dal yapma imkanınız var mı?
Bölümümde yan dal ve çift ana dal yapmak mümkün. Yan dal ve çift ana dal gelecekte meslek edinme imkanını arttırdığı için Türk Dili ve Edebiyatı öğrencileri için faydalı oluyor fakat fazla ders alarak ders yükünü arttırdığı ve okulun bir yıl uzamasına neden olduğu için herkes tarafından tercih edilmiyor.
5- Bölümünüzde hazırlık veya eğitim bilimsel yetişim (pedagojik formasyon) eğitimi var mı?
Bölümümde hazırlık eğitimi bulunmuyor fakat eğitim bilimsel yetişim eğitimi veriliyor. Eğitim bilimsel yetişim iki dönem şeklinde gerçekleştiriliyor. Öğretmen olabilmek için bu eğitime ihtiyaç var ama ben meslek edindirme noktasında faydalı olduğu halde alınan eğitimin kuramsal açıdan çok yararlı olduğunu düşünmüyorum. Bölümümde hazırlık sınıfı olmadığı halde yabancı dilin önemi yoktur demek yanlış olur. Zira çeviri yapabilmek adına yabancı dil öğrenmek faydalı olabilir diye düşünüyorum. Ayrıca yüksek lisans düşünen biriyseniz yabancı dilinizi geliştirmeniz gerekiyor.
6- Bu bölümün mezunlarının çalışma alanları nelerdir?
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği, evrenkentlerde öğretim üyeliği, yayımcılık (editör) ve metin yazarlığı gibi meslekler Türk Dili ve Edebiyatı mezunlarının çalışma alanları arasında sayılmaktadır. Bunun dışında bölüm, mezunlarına kendi işlerini kurma gibi bir vaatte bulunmamakla birlikte yazarlık yolunda ilerleyerek bireysel çalışma alanlarını oluşturan mezunlar da mevcut.
7- Bu bölümün mezunu diğer yüzlerce öğrenciden farklı olarak neler yapmak, hangi yetenek ve bilgilere sahip olmak bölüm mezunlarını meslek sahibi yapmaktadır?
Bölümümün mezunlarının yüksek lisans ve doktora yapması, dergi ya da yayınevlerinde çalışarak deneyim kazanması onları diğer mezunlardan ayıran özellikler olarak öne çıkmaktadır. Öğretmenliğe ilk adım olarak yetişim (staj) yapmak ve Erasmus imkanlarından faydalanmak yine bölüm mezunları için donanım sahibi olmak anlamına gelmektedir.
8- Bundan beş yıl sonra bölümünüzün ve mesleğinizin durumunu nasıl görüyorsunuz?
Ülkemizde fen ve edebiyat bölümceleri bölümlerine değer verilmediği için beş sene sonrası değil iki ay sonrasını bile parlak göremiyorum. Nitelikli öğretmen yetişmediği sürece nitelikli öğrenci de yetişmeyecek ve bu döngü Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü yakından etkileyecek. Benim bölümümün mezun sayısı artış gösteriyor lakin çoğu birey Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü severek, isteyerek seçmek yerine evrenkent sınavında matematikten kaçış olarak görüyor. Öğrenciler sözel alandan sınava girdim başka ne seçebilirim diye düşünüyorlar. Çeşitli özel evrenkentler de Türk Dili ve Edebiyatı bölümü açtığı için mezun sayısı önümüzdeki yıllarda daha da artış gösterecek. Bölümüme iş alanı açısından bakıldığında bireyin kabiliyeti son derece önem arz ediyor. Öğrenci bölüme sadece öğretmenlik açısından bakarsa devreye özel eğitim kurumları veya KPSS giriyor. Bununla birlikte kabiliyetli bir öğrenci için yazı yazmak üzerine geniş bir mesleki yelpaze mevcut. Evrenkent tercihleri zamanında dershane müdürüm okuduğum bölüm için “ölü bölüm” nitelemesini yapmıştı. Dediğim gibi mezun sayısını göz önünde bulundurduğumuzda kabiliyetli öğrencileri hariç tutmak kaydıyla bölüm öğrencilerine iş imkânı vaat etmiyor. Fakat bence insan sevdiği bölümü okumalı ve yolunu ona göre çizmeli. “İşsiz kalırsın” cümlesi bölümümü seçtiğim günden itibaren kulağıma çalınan şeylerden biri. Ne var ki insan eninde sonunda emeğinin karşılığını alır diye düşünüyorum. Donanımlı bir mezun mutlaka eğitim aldığı alan ile ilgili bir iş bulacaktır.
9- Bu bölümü bitirenler kendi meslek alanı dışında ne gibi yetenekler ve bilgiler elde ederler?
Bölüm mezunlarının farklı alanlarda edindikleri bilgileri bir dersle örneklendirmek gerekirse Ali Ural tarafından verilen Özgün Yazarlık dersi öğrenciye yazma kabiliyeti kazandırmaktadır. Bu kabiliyet vasıtasıyla bir öğrenci yayımcılık veya yazarlık yapabilir. Ayrıca Türk Dili ve Edebiyatı okuyan öğrencilerin hayata dair bakış açısı değişecektir. Her şeyden önce okuduğu kitapların kalitesi artacak, hayata farklı yönden bakabilecektir.
10- Bu bölümü seçtiğiniz için memnun musunuz?
Ben bölümümden memnunum ve ailem beni destekliyor. Fakat çevremdeki herkes “Ölü bölüm”, “Neden bu bölümü seçtin ki?”, “İşsiz kalırsın.” gibi tepkiler verdi ve vermeye de devam ediyorlar. Türkiye’de Fen ve Edebiyat bölümcelerine gereken önemin verilmesini isterdim… Bölümümün saygınlık kazanmasını isterdim… Bölümümün gereken değeri görmemesi ve mezun sayısıyla oranladığımızda iş olanaklarının kısıtlı kalması olumsuz yanlarıyken farklı bakış açıları kazanmak, geçmişe tanıklık edebilmek ve eski metinleri okumak bölümümün heyecan verici ve olumlu yanları olarak görünüyor.